THE RİNGO JETS ‘RADİO RİNGO’ (FERMENT RECORDS)
İlk albüm yayımladığında sersemletici bir etki yaratmıştı, uyuşuk “alternatif” dünyamızda The Ringo Jets. Enerjisiyle, mızmız şarkıların yarattığı havayı dağıtmış; iki gitar (Deniz Ağan ve Tarkan Mertoğlu) ve bir davuldan (Lale Kardeş) oluşan bassız kadrosuyla cayır cayır bir rock’n roll’u yeniden ısıtmışlardı. 2011 yılında kurulan İstanbullu topluluğun en önemli özelliği iyi çalınmış çalgıların soundu idi. Üçüncü albümleriyle bundan daha fazlasına sahip olduklarını kanıtlıyorlar.
Tarkan ilk kez topluluğun yapımcılığını üstleniyor. Elemanları analog cihazların önünde birer ses teknisyeni olarak gösteren kapağın altında gürültülü ama kakafonik olmayan bir müzik; “Radio Ringo” albümünün türler arası bir radyo programı yaparcasına kurgulanmış akışı var. Karışık kaset gibi dizilmiş 19 şarkı ve çokça Türkçe.
Riff’ler muhteşem. Saykodelik garaj rock etkisi ve lo-fi enerjisiyle çalan topluluk, ilhamını eskilerin kirli çıkınından almakla birlikte güncel anlayışların uzağında değil. Bağlı olduğu köklere değer katan saygın topluluk, bu albümde de yükseğe konan çıtaların eşiklerini bir bir aşıyor. The Ringo Jets’in insana dudak büktürecek çalışması yok ama bu en olgunu. “Radio Ringo”, “o müzikler eskidendi, şimdi nerede!” diyenlere…
UĞUR ÇINAR ‘SENFONİK TÜRK MÜZİĞİ’ (ADA MÜZİK)
Uğur Çınar, sayısız sıfat ve referansa sahip bir sanat musikisi yorumcusu. Konservatuarlar bitirmiş, değerli hocalardan feyz almış, doktora yapmış, siyaset bilimi okumuş. Çalıştığı birimleri, TRT’de hazırlayıp sunduğu programları, aldığı ödülleri sıralamak için birkaç A4 yaprağı kifayetsiz. Oldukları bir yana; olmadıklarının başında ise musiki dünyamızın koltuğa kazık kakmış muhafazakâr simalarından biri olmaması var. Plak formatında da basılan “Senfonik Türk Müziği” albümü bunun güçlü kanıtlarından.
Aynı zamanda devlet sanatçısı olan Çınar, ilk solo albümünde müziğimizin önemli eserlerini senfonik düzenlemelerle seslendiriyor. Müzik yönetmenliğini (basları da çalan) Eylem Pelit’in yaptığı albümde Çınar’a Ercan Irmak, Ferhat Livaneli, Göksun Çavdar, Ufuk Yıldırım, Ali Koç, Hakan Güngör, İskender Küserman ve bir yaylı grubu eşlik ediyor.
Hacı Arif Bey’den Nâzım Hikmet’e, Dede Efendi’den Kaptanzade Ali Rıza Bey’e, tangodan zeybeğe uzanan şarkılı-türkülü repertuar, Çınar’ın güzel ses rengi ve yorumlarıyla farklılık kazanıyor. Eskileri bu yorumlarla yeni kuşağa gönderen bir yol açıyor. Uğur Çınar, çalışkan ve beyefendi kişiliğiyle, bunun yanı sıra yeniliklere açık ve çağdaş dünya görüşüyle içinde yer aldığı camiaya değer kazandırıyor.
